Akbank Genel Müdürü Hakan Binbaşgil, Moody’s’in not indirimi ardından yurtdışı borçlanma maliyetlerinde 25-50 baz puan gibi “cüzi” artışlar olabileceğini ancak dış borçlanma konusunda bankacılık sektörünün bir sıkıntısı olacağını düşünmediğini söyledi.
Hakan Binbaşgil, Türkiye’nin geleceğine güvendiklerini ve büyümeye devam ettiklerini kaydetti. Binbaşgil, “Biz Akbank olarak ileriye bakıyoruz. Hep birlikte nasıl daha güçlü oluruz, nasıl daha ileriye gidebiliriz bunu konuşmalıyız. Türkiye için şu anda önemli olan ileriye bakmak. Borçlanma maliyetlerinde de cüzi bir artış olur. 0.25 baz puan gibi sınırlı bir artış beklenebilir” ifadelerini kullandı.
Akbank’ın ‘Tek Durak Kurumsal Yatırım Bankacılığı’ basın toplanısında gündeme ilişkin soruları da yanıtlayan Akbank Genel Müdürü Hakan Binbaşgil, son üç ayda yurtdışından 3 milyar dolarlık borçlanma yaptıklarını, bunun 1.8 milyar dolarının ortalama beş yıl olmak üzere uzun vadeli olduğuna da işaret etti. Binbaşgil, “Not indirimi bizim Akbank olarak ileriye dönük planlarımızda bir sapmaya neden olmadı” dedi.
2 bin 500 müşteriyi ‘tek durak’a toplayacak
Dün yapılan toplantıda ise Akbank Kurumsal Yatırım Bankacılığının yeni iş modeli anlatıldı. Bundan sonra Akbank, müşterisinin tüm finansal ihtiyacını “tek durak” anlayışıyla “tek noktadan” çözecek.
Yeni iş modelinde Akbank’ın yurtdışı iştirakleri Akbank Dubai ve Akbank Almanya’nın yanı sıra Ak Lease, Ak Portföy ve Ak Yatırım sadece iç pazarda değil, dış pazarlarda büyümek isteyen müşterinin tüm finansal ihtiyacını aynı masanın etrafında çözecek.
Dünyada yeni trend bu
Akbank, kurumsal ve ticari müşterileri arasında yaptığı analizler sonucunda ilk etapta 300 milyon doların üzerinde cirosu olan 2 bin 500 kuruma Tek Durak Kurumsal Yatırım Bankacılığı hizmetleri vermeye başlayacak. Binbaşgil, dünya trendlerine bakıldığında da kurumsal ve yatırım bankacılığında artık daha bütüncül bir bakış açısıyla hizmet üretildiğini anlatırken “Eskiden bankacılık mevduat topla, kredi ver annlayışı ile yürüyordu. Bu gerçekten bir altyapı meselesi. Hem teknolojik, hem insan kaynakları tarafı burada son derece önemli. Oradaki arkadaş bu trafiği yönetecek, danışman olacak, her şeyi bilecek. Sermaye piyasalarını, yurt dışını, şirket evliliklerini, normal bir kredi işini, mevduatı her şeyi bilecek. Bütün bunlar da bir yatırım meselesi. Sermaye piyasalarını pozitif anlamda etkileyecek. Eskiden bankacılık deyince mevduat topla, kredi ver anlayışı hakimdi. Biz burada bütün arkadaşlarımızla buna bir çeşitlilik getirmeye çalışıyoruz” şeklinde konuştu.
Yatırım bankacılığında tek durak
Akbank Kurumsal-Yatırım ve Özel Bankacılık Genel Müdür Yardımcısı Levent Çelebioğlu, yaptıkları ilk analiz sonrasında 2 bin 500 şirket belirlediklerini ama özellikle yatırım yapma, büyüme, yeni pazarlara açılma, yurtdışına açılma, global pazarlara yönelme, kapasitesini artırma ihtiyacı olan orta ve büyük ölçekli tüm firmalarımıza açık olduklarını söyledi. Çelebioğlu, “Bu hizmeti, ağırlıklı özel olan kkurumsal ve ticari şubelerimiz üzerinden vereceğiz. Burada şu ana kadar 96 tane müşteri danışmanımızı Sabancı Üniversitesi’yle ortak Kurumsal Bankacılık Akademisi’nden geçirdik. Dolayısıyla bu arkadaşlar artık müşterinin bilançosuna klasik bir bankacıdan farklı gözle bakabiliyorlar. Bu arkadaşlar üzerinden vereceğiz. Şu ana kadar 96 kişi bitirdi bu eğitimleri. Bu kalitedeki eleman sayımızı hızla artırıyoruz” dedi.
Birinci sorun kur & faiz
Levent Çelebioğlu, bir soru üzerine, piyasadaki işletmelerin en çok dile getirdiği sorunların başında kur, faz ve emtia fi yatlarında yaşanan dalgalanma, ikinci sırada alacak risk üçüncü sırada ise dijital ürünler olduğunu belirtti. Bu nedenle de son dönemde türev ürünlerdeki büyümenin aritmetik değil geometrik olduğunu ifade etti.
Dünya
