Borsa İstanbul’da bugün en çok hangi hisseler kazandırdı?
Investing.com - Küresel piyasalarda merkez bankalarının faiz politikaları, ticaret kısıtlamaları ve enflasyon verileri piyasaların yönünü belirlemeye devam ediyor. Güney Kore faiz indirimiyle ekonomik büyümeyi desteklemeye çalışırken, Japonya’daki hizmet enflasyonu Bank of Japan’ın (BOJ) faiz artırımı ihtimalini gündemde tutuyor. Çin’in likidite adımları ve ABD’nin ticaret kısıtlamalarını sertleştirme çabaları, küresel ekonomide yeni dengeler yaratıyor. Öte yandan, ABD’nin çelik ve alüminyum ithalatına getirdiği tarifeler, Kanada’dan Çin’e kadar geniş bir etki alanına sahip olurken, Avrupa’nın da benzer önlemler alabileceği belirtiliyor.
Güney Kore Merkez Bankası faiz oranını düşürdü, büyüme tahminini revize etti
Güney Kore Merkez Bankası, ekonomik büyümeyi desteklemek amacıyla faiz oranlarını düşürdü. Banka, gösterge faiz oranını 25 baz puan indirerek %3’ten %2,75 seviyesine çekti. Bu, Ağustos 2022’den bu yana kaydedilen en düşük faiz oranı oldu.
Güney Kore ekonomisinin dördüncü çeyrek büyümesi %1,2 ile beklentilerin altında kalarak 2023’ün ikinci çeyreğinden bu yana en düşük büyüme hızını kaydetti. Merkez Bankası, 2025 yılı için büyüme tahminini de aşağı yönlü revize etti. Kasım ayında yapılan tahminlere kıyasla %0,4 oranında bir düşüşle, ülke ekonomisinin %1,5 büyümesi bekleniyor. Enflasyon tahmini ise değişmeyerek %1,9 seviyesinde kaldı.
Japonya’da hizmet sektörü enflasyonu yükselişte
Japonya’da hizmet sektörü fiyatlarındaki artış devam ediyor. Ocak ayında Hizmetler Üretici Fiyat Endeksi, yıllık bazda %3,1 yükseldi. Bu, Aralık ayında revize edilen %3’lük artışın ardından gerçekleşti ve Japonya Merkez Bankasının faiz artırımı beklentilerini canlı tuttu.
Japonya Merkez Bankası, sürdürülebilir ücret artışlarının şirketleri fiyatları yükseltmeye teşvik edip etmeyeceğini yakından izliyor. Hizmet sektöründeki enflasyonun yukarı yönlü seyri, para politikasının geleceğine yönelik önemli bir sinyal olarak değerlendiriliyor.
Çin Merkez Bankası orta vadeli kredi operasyonu gerçekleştirdi
Çin Merkez Bankası (PBOC), bazı finans kuruluşlarına bir yıl vadeli Orta Vadeli Kredi Kolaylığı (MLF) kapsamında 300 milyar yuan (41,3 milyar dolar) kredi sağladı. Ancak faiz oranında herhangi bir değişiklik yapılmadı ve %2,00 seviyesinde sabit kaldı.
PBOC açıklamasında, bu kredi operasyonunun bankacılık sistemindeki likiditeyi makul düzeyde tutmayı amaçladığı vurgulandı. Bu adım, piyasadaki kredi akışını sürdürmek için gerçekleştirilen düzenli operasyonlardan biri olarak değerlendiriliyor.
İngiltere Merkez Bankasında faiz indirimi konusunda görüş ayrılığı
İngiltere Merkez Bankası (BOE) yetkilileri, faiz indirimlerinin hızına ilişkin farklı görüşlere sahip. Merkez Bankası Para Politikası Kurulu (MPC) üyesi Swati Dhingra, “kademeli” faiz indirimi konusunda net bir tanım olmadığını ve her çeyrek dönemde 25 baz puanlık bir indirim yapılacağına dair kesin bir karar alınmadığını belirtti.
Dhingra, mevcut para politikası duruşunun oldukça kısıtlayıcı olduğunu ve enflasyon baskılarının orta vadede hafiflediğini söyledi. Ayrıca, İngiltere’deki kapasite kullanım seviyelerinin arz sorunlarından değil, zayıf talepten kaynaklandığını savundu.
ABD, Çin üzerindeki çip kontrollerini sıkılaştırmayı hedefliyor
Bloomberg News’in haberine göre, ABD yetkilileri Çin’in yarı iletken teknolojisine erişimini sınırlamak için Japonya ve Hollanda ile görüşmelerde bulunuyor. Bu görüşmeler kapsamında, ASML ve Tokyo Electron mühendislerinin Çin’de yarı iletken ekipman bulundurmasının kısıtlanması değerlendiriliyor.
Ayrıca, bazı ABD’li yetkililer, NVIDIA (NASDAQ:NVDA) çiplerinin Çin’e ihracatına yönelik ek kısıtlamalar getirilmesini öneriyor. Trump yönetimi, Çin’in gelişmiş çip teknolojilerine erişimini daha da sınırlamak için yeni düzenlemeler üzerinde çalışıyor.
ABD, Çin’den gelen küçük ithalat gönderilerine yönelik muafiyeti kaldırabilir
BofA Securities ekonomistleri, ABD’nin Çin’den gelen düşük maliyetli ithalat gönderilerini vergiden muaf tutan “De Minimis” muafiyetini kaldırabileceğini öne sürdü. 2024’te Çin’in bu kapsamda ABD’ye yaptığı sevkiyatların toplam değerinin 50 milyar dolar olduğu tahmin ediliyor.
Bu düzenlemenin tamamen kaldırılması halinde, Çin’den ABD’ye yapılan küçük ölçekli ticaretin ciddi şekilde azalabileceği belirtiliyor. Şirketlerin bu duruma, depolama ve sevkiyat rotalarını değiştirme gibi yöntemlerle uyum sağlamaya çalışacağı ifade ediliyor.
Çin’e karşı küresel ticaret baskısı artıyor
HSBC Global Research ekonomistleri, birçok ülkenin Çin’e yönelik ticaret kısıtlamaları uygulamayı değerlendirdiğini açıkladı. Özellikle ABD’nin Mart ayında yürürlüğe koyacağı %25’lik çelik ve alüminyum ithalat vergisinin, diğer ülkeleri de benzer önlemler almaya yöneltebileceği belirtiliyor.
Kore ve Vietnam, geçen hafta Çin’e yönelik çelik ithalatına kendi kısıtlamalarını uygulamaya başladı. Ekonomistler, Çin’in ABD’nin korumacı politikalarına karşı bazı önlemler alabileceğini, ancak küresel çapta uygulanacak yeni tarifelerin ülke ekonomisi için daha büyük bir risk oluşturabileceğini vurguladı.
Kanada çelik sektörü, ABD’nin gümrük vergisi tehdidine karşı önlem alıyor
Kanada merkezli Canada Metals Processing Group (MPG Canada), ABD’nin çelik ithalatına yönelik vergi tehdidine karşılık olarak çalışan sayısını azaltacağını ve bazı projeleri iptal edeceğini açıkladı.
ABD Başkanı Donald Trump, 4 Mart itibarıyla tüm Kanada ithalatlarına %25 gümrük vergisi uygulayacağını duyurdu. Ayrıca, 12 Mart’tan itibaren tüm çelik ithalatlarına da %25 vergi getirilecek. 2024 yılında ABD’nin Kanada’dan 5,3 milyon ton demir ve çelik ürünü ithal ettiği göz önüne alındığında, bu verginin sektöre ciddi etkileri olabileceği öngörülüyor.