Batılı yatırımcıların altın borsada işlem gören fonlarına (ETF) yatırımlarını önemli ölçüde artırmaları bekleniyor. Bu durum, halihazırda rekor seviyelere ulaşmış olan altın fiyatlarını daha da yükseltme potansiyeline sahip. Analistler, bu girişlerin, fiyatların bu yıl %27 artarak ons başına 2.600 doların üzerine çıktığı külçe altın piyasasına olumlu bir ivme katacağını öngörüyor.
Altın fiyatlarındaki artış, merkez bankalarının para politikalarını gevşetmesine ve mevcut jeopolitik gerginliklere bağlanıyor. ABD, Avrupa ve en son olarak Çin'deki faiz indirimleri bu olumlu görünüme katkıda bulunurken, piyasa katılımcıları ons başına 3.000 dolara kadar potansiyel bir yükselişe odaklanıyor.
Altın ETF'leri, aynı zamanda Borsada İşlem Gören Ürünler (ETP) olarak da bilinen bu fonlar, yatırımcılara fiziksel olarak altın tutma ihtiyacı olmadan altına yatırım yapma imkanı sunuyor. Bu fonlar fiziksel altın ile desteklendiğinden, ETF varlıklarındaki herhangi bir artış, piyasada mevcut metal miktarını azaltarak altın fiyatlarını önemli ölçüde etkileyebilir.
Standard Chartered analistlerinden Suki Cooper, "Faiz indirimi döngüsü başladığına göre, ETP girişlerinin hızlanacağını ve altındaki bir sonraki yükseliş dalgasını destekleyeceğini düşünüyoruz," dedi.
Cooper, Avrupa'nın önemli bir giriş kaynağı olduğunu, ancak son iki ayda Kuzey Amerika'nın da artan bir ilgi gösterdiğini belirtti.
World Gold Council (WGC), küresel altın ETF'lerinin Ağustos ayında 28,5 ton veya 2,1 milyar dolar değerinde giriş gördüğünü, bunun büyük kısmının Batılı fonlardan geldiğini bildirdi. Sadece Kuzey Amerika'da geçen ay 17,2 ton veya 1,4 milyar dolarlık giriş oldu. Bu artış, ABD'deki yumuşak ekonomik veriler, Federal Reserve'in güvercin açıklamaları ve dolar ile getirilerdeki düşüşlerden kaynaklandı.
Altın ETF yatırımlarındaki bu yeniden canlanma, küresel faiz oranlarının yüksek olduğu üç yıllık ardışık çıkışların ardından geliyor. Son girişlere rağmen, yılbaşından bu yana rakamlar hala 44 metrik tonluk net bir çıkışı gösteriyor.
Geçen hafta, Federal Reserve yarım yüzde puanlık bir indirimle faiz indirimi serisini başlattı. Avrupa Merkez Bankası da Haziran ayında ve bu ayın başlarında faiz indirdi.
Bu arada, Çin Merkez Bankası, deflasyonist baskılarla karşı karşıya olan ekonomiyi desteklemek için bankaların zorunlu karşılık oranlarında 50 baz puanlık planlanan bir kesinti de dahil olmak üzere geniş kapsamlı bir parasal teşvik açıkladı.
J.P. Morgan, Goldman Sachs, Citi ve UBS gibi büyük bankalar, daha yüksek fiyatlar ve artan ETF varlıkları öngörerek altın konusunda olumlu görüşlerini sürdürüyor. Goldman Sachs yakın zamanda Federal Reserve'in indirimlerinin Batı sermayesini altın ETF'lerine geri çekmesinin beklendiğini belirtti.
J.P. Morgan da perakende odaklı ETF yatırımlarının altın fiyatlarında sürdürülebilir bir ralli için çok önemli olacağını öngörerek, 2025 yılına kadar 2.850 dolarlık bir zirve hedefi belirledi.
Spot altın, daha fazla parasal gevşeme beklentileri ve jeopolitik gerginliklerle desteklenerek Salı günü ons başına 2.639,95 dolar ile rekor seviyeye ulaştı. Düşük faiz oranları, faiz getirisi olmayan altını yatırımcılar için daha cazip hale getiriyor çünkü değerli metali tutmanın fırsat maliyetini azaltıyor. Altın aynı zamanda çalkantılı dönemlerde güvenli bir varlık olarak görülüyor.
Reuters bu makaleye katkıda bulundu.
Bu makale yapay zekanın desteğiyle oluşturulmuş, çevrilmiş ve bir editör tarafından incelenmiştir. Daha fazla bilgi için Şart ve Koşullar bölümümüze bakın.