Investing.com - ABD Merkez Bankası (Fed) yetkilileri, küresel piyasalarda artan belirsizlikler ve ABD Başkanı Donald Trump’ın değişken ticaret politikalarının gölgesinde para politikası duruşunu netleştirdi. Minneapolis Fed Başkanı Neel Kashkari ve Boston Fed Başkanı Susan Collins’in son açıklamaları, Fed’in temel hedefinin enflasyonda istikrar sağlamak olduğunu ve ancak gerekli görülmesi halinde finansal piyasalara müdahale edileceğini ortaya koydu.
Küresel piyasalarda oynaklığın arttığı bir dönemde konuşan Minneapolis Fed Başkanı Neel Kashkari, piyasaların ABD’nin yeni ekonomik ve ticari yaklaşımına uyum sağlamaya çalıştığını belirtti. Özellikle Hazine tahvil getirilerindeki hızlı yükselişin ardından konuşan Kashkari, ABD’nin ticaret ve maliye politikalarının bu getirilerin yönünü belirleyeceğini söyledi.
Enflasyon beklentileri Fed’in odağında
Neel Kashkari yaptığı değerlendirmede, Fed’in görevinin, yatırımcıların güvenini korumak amacıyla enflasyon beklentilerini sabit tutmak olduğunu vurguladı. “Fed’in, ABD’nin yeni normalini belirleme konusunda hiçbir yetkisi yok.” diyen Kashkari, merkez bankasının yalnızca fiyat istikrarı sağlayarak ekonomik dalgalanmaları hafifletebileceğine dikkat çekti.
Fed yetkilisi, piyasa koşullarındaki değişkenliklere rağmen para politikasının temel amacının ekonomik dengeyi sürdürülebilir kılmak olduğunu belirtti. Bu kapsamda merkez bankasının atabileceği en etkin adımın, enflasyon üzerindeki kontrolünü kaybetmemek ve beklentileri yönetmek olduğunu söyledi.
Fed, likidite müdahalesine hazır ancak şartlara bağlı
Boston Fed Başkanı Susan Collins ise yaptığı açıklamada, finansal piyasalarda ciddi bir likidite sorunu ortaya çıkması halinde Fed’in doğrudan müdahale etmeye hazır olduğunu ifade etti. Ancak Collins, Trump’ın tarifeleriyle ilgili son açıklamalarla tetiklenen oynaklığa rağmen likidite koşullarının şu anda istikrarlı olduğunu ve müdahaleye gerek duymadıklarını vurguladı.
Collins, geçmiş krizlerde olduğu gibi Fed’in piyasa destek araçlarını kullanma kapasitesine sahip olduğunu hatırlattı. 2020 yılında COVID-19 pandemisi döneminde olağanüstü koşullarda hızlı ve etkili adımlar atabildiklerini belirten Collins, benzer bir durum yaşanması halinde aynı refleksi gösterebileceklerini söyledi.
Politika araçları çeşitli ve esnek
Boston Fed Başkanı, Fed’in yalnızca faiz oranlarını kullanmakla sınırlı olmadığını, gerektiğinde başka araçlarla da piyasaya müdahale edebileceklerini açıkladı. Tahvil piyasalarındaki geniş çaptaki getiri artışlarını izlediklerini belirten Collins, merkez bankasının süreci aktif olarak gözlemlemeye devam ettiğini ve müdahale için net kriterlerinin bulunduğunu ifade etti.
Collins ayrıca piyasa koşullarında bozucu nitelikte bir gelişme yaşanmadıkça Fed’in bir aksiyon planlamadığını kaydetti. Bu açıklamalar, Fed’in piyasaya dönük yaklaşımının temkinli, ancak gerektiğinde hızlı hareket edebilecek şekilde yapılandırıldığını gözler önüne serdi.