Investing.com - ABD Menkul Kıymetler ve Borsa Komisyonu (SEC) ile Ripple Labs arasında Aralık 2020’den bu yana devam eden hukuki süreçte yeni bir dönem başladı. Taraflar, temyiz başvurularına dair davayı geçici olarak durdurma kararı aldı. Bu kapsamda, ABD İkinci Bölge Temyiz Mahkemesi, 16 Nisan 2025 tarihinde, SEC ve Ripple tarafından sunulan ortak talep doğrultusunda yargı sürecini “askıya alma” kararı verdi. Karar, Ripple ile SEC arasında sürdürülen uzlaşma görüşmelerinin tamamlanmasına olanak tanıyacak şekilde süreci 60 günlüğüne durdurmuş oldu.
Mahkeme kararına göre SEC, görüşmelerin ilerleyişine ilişkin durumu bildiren resmi güncelleme raporunu en geç 9 Haziran 2025 tarihine kadar mahkemeye sunmakla yükümlü olacak. Taraflar arasında prensipte anlaşmaya varılmış olsa da, Ripple’ın cezanın bir kısmını geri alacağı ve SEC’nin temyizden vazgeçeceği yönündeki gelişmelerin resmiyete dökülmesi için, SEC’nin iç onay sürecinden geçmesi gerekiyor. Bu süreçte, kurumun yeni başkanı Paul Atkins’in ve diğer komisyon üyelerinin onayı gerekecek.
Paul Atkins dönemi: SEC’de siyasi ve düzenleyici dönüşüm
SEC’deki bu gelişmeler, kurumun liderliğinde meydana gelen siyasi değişikliklerin hemen arkasından geldi. Ocak 2025’te Donald Trump’ın yeniden ABD Başkanı olarak göreve başlamasıyla birlikte SEC’de üst düzey koltuk değişimi gerçekleşti.
Kripto varlıklara yönelik sert tavrıyla bilinen eski başkan Gary Gensler’in görevden alınmasının ardından, önce geçici olarak Mark Uyeda göreve geldi. 9 Nisan 2025 itibarıyla ise Paul Atkins ABD Senatosu tarafından SEC Başkanlığına kalıcı olarak atandı. Atkins’in kripto dostu duruşu Ripple için olumlu bir gelişme olarak görülmekte. SEC’nin son dönemde kripto sektörüne açtığı bazı davaları geri çekmesi, düzenleyici ortamın değişmeye başladığına işaret ediyor.
XRP için pozitif beklentiler korunuyor
Ripple, piyasa değerinde yaşanan artışa paralel olarak kurumsal büyümesini sürdürüyor. Hidden Road adlı prime broker şirketini satın alan şirket, böylece 300’den fazla kurumsal müşteriye ulaşarak küresel ödeme ağını genişletmiş oldu. Bu satın almanın XRP Ledger üzerindeki günlük işlem hacmini doğrudan artırması bekleniyor. Öte yandan, şirketin ABD’li bankalarla olası ortaklıkları da piyasada dikkatle izleniyor.
XRP, geçtiğimiz hafta boyunca %13 değer kazanarak 2,10 dolar seviyesine yükseldi. Piyasa göstergeleri teknik anlamda olumlu sinyaller verirken, bu kısmi toparlanmanın ardından fiyatlamalarda bir miktar duraksama gözlendi. Bazı analistler 2,20 dolar seviyesinin aşılmasının yeni yükselişleri tetikleyebileceği, 2 doların altına düşülmesinin ise kısa vadeli düşüş baskısı artırabileceğini düşünüyor.
XRP ETF süreci hız kazanıyor
Tüm bu gelişmeler ile eş zamanlı olarak, XRP’ye dayalı bir spot borsa yatırım fonu (ETF) beklentisi güçlendi. ETF uzmanı Nate Geraci’nin açıklamalarına göre, SEC’nin bu aşamada bir spot XRP ETF başvurusunu reddecek somut bir gerekçesi kalmadı. Profesyonel yatırım camiasında uzun süredir ağırlığı olan Geraci, geçtiğimiz hafta yaptığı açıklamada, XRP ETF onayının yalnızca zaman meselesi olduğunu belirtti.
XRP temelli yatırım ürünleri, halihazırda kaldıraçlı ETF’ler ve türev ürünler üzerinden çeşitli borsalarda işlem görüyor. Ancak spot ETF onayı, kurumsal yatırımcıların pazar erişimini genişletmesi açısından büyük önem taşıyor. Geraci’nin yorumları, bu yönde niteliksel bir adım atıldığı şeklinde algılandı ve XRP fiyatına pozitif yansıdı.
Yatırımcı ilgisi artıyor: Fon girişleri devam ediyor
XRP’ye yönelik kurumsal yatırım iştahı bu süreçte rakamlara da yansımış durumda. Dijital varlık yatırım firması CoinShares’in verilerine göre, geçtiğimiz hafta XRP tabanlı yatırım ürünlerine toplam 3,4 milyon dolarlık fon girişi kaydedildi. Nisan ayında bugüne kadarki girişler 1,5 milyon dolara ulaştı. 2025 başından bu yana net girişler ise 176 milyon doları buldu.
Toplam yönetilen varlıklar bazında bakıldığında, XRP’ye odaklı fonların toplam büyüklüğü 883 milyon dolara çıktı. Bu trend, spot ETF onayı gerçekleşmeden bile yatırımcıların XRP üzerine yoğunlaştığını gösteriyor. Piyasada oluşan güvenin, gelecekte daha büyük hacimli kurumsal girişlerin kapısını aralayacağı öngörülüyor.