Michele Kambas
CENEVRE, 11 Ocak (Reuters) - Kıbrıs Türk ve Rum toplumlarının liderleri bugün Cenevre'de devam eden görüşmelerde toprak değişimi konusunu ele alıyorlar. Bu konu, bu yıl bir referandumla halklara sunulması mümkün olan bir anlaşmaya varılması amacıyla devam eden barış görüşmelerinin en önemli alanlarından biri.
On yılı aşkın bir süredir Türkler ve Rumlar ilk kez, iki bölgeli bir federasyon içinde yer alacak kurucu devletlerin toprak sınırlarının ne olması gerektiği hakkında kendi haritalarını Birleşmiş Milletler'e sunuyorlar.
Adanın 1974 yılından beri devam eden bölünmüşlüğüne son vermek amacıyla Kuzey Kıbrıs Türk Cumhuriyeti Cumhurbaşkanı Mustafa Akıncı ile Güney Kıbrıs Rum Yönetimi Cumhurbaşkanı Nicos Anastasiades 2015 yılında adada başladıkları görüşmeleri Cenevre'ye taşıma kararı almışlardı.
Bugün harita değişimi yapılıp yapılmayacağı sorusuna Anastasiades, "Sanıyorum evet ... öyle anlaşmıştık" dedi.
Bu konuda yapılacak yeni bir düzenlemeyle, Kıbrıs'ı batıdan doğuya kesen ateşkes hattı değişecek ve Türk tarafının elinde bulunan yüzde 36 oranındaki toprak muhtemelen yüzde 30'a inecek.
Daha önceki barış görüşmelerinde Türk tarafının coğrafi olarak yüzde 29.2 oranında toprak talebine karşılık Rum tarafının önerisi Türklere yüzde 28.2 oranında toprak verilmesi olmuştu.
Görüşmeler hakkında bir Rum yetkili, "Kıbrıs Rum denetiminde olacak topraklara mümkün olduğu kadar Rum göçmenin geri dönmesini istiyoruz" dedi.
Kıbrıs'ta 1960'tan sonra yaşanan toplumlararası çatışmalar ve 1974 barış harekatı sırasında 165,000 Rum ve 40,000 Türk evlerini terk ederek topraklarından ayrılmıştı.
Cenevre'deki görüşmelere Yunanistan, Türkiye ve İngiltere'nin temsilcileri de yarın katılacak. Genişletilmiş toplantıda güvenlik sorunları ele alınacak.
Garantör ülke olarak bu üç ülkenin dışişleri bakanlarının görüşmelere katılması bekleniyor.
Türkiye'nin Kuzey Kıbrıs'ta bulunan 30,000 kişilik askeri varlığına Rum tarafı itiraz ediyor ve bu birlik geri çekilmeden bir uzlaşmanın mümkün olamayacağını savunuyor.
Türkiye ise bu askeri varlığı Türk toplumunun güvencesi olarak görüyor.
Haberin orijinali için tıklayınız: ÖNEMLİ: Bu haber, linkleri yukarıda belirtilen haber ya da haberlerden derlenmiştir. Tam çevrilmiş metin olmayabilir