Enflasyonda yeniden “tek” hanedeyiz
Geçtiğimiz hafta piyasaların odağını tarım dışı istihdam verisi oluşturuyordu. Temmuz ayına ait gelen verinin 183 bin olan beklentiyi aşarak 222 bin olarak açıklandığını görmüştük. İstihdam raporuyla birlikte açıklanan ortalama saatlik kazançlar yüzde 0.3 olan beklentiyi karşılayarak geçtiğimiz aya göre yüzde 0.1 artış gösterirken, en son yüzde 4.4 olan işsizlik oranı ise beklentilere paralel olarak yeniden son 16 yılın en düşük seviyesine olan yüzde 4.3 seviyesine geriledi. Öte yandan Fed’in enflasyon açısından yakından takip ettiği işgücüne katılım oranı yüzde 62.8'den yüzde 62.9'a yükselirken, imalat, eğitim ve sağlık sektöründe işe alımlar son 5 ayın zirvesine yükseldi.
İngiltere kanadında ise geçtiğimiz hafta, İngiltere Merkez Bankası (BoE) faiz kararını açıkladı. Beklentileri karşılayan faiz kararında, faizler yüzde 0.25 oranında sabit tutulurken, varlık alım programının büyüklüğünü ise 435 milyar sterlin düzeyinde bırakıldı. BoE, kararın hemen ardından büyüme tahminlerini ise Mayıs ayında bu yana kötüleşen ekonomik görünüme bağlı olarak indirme kararı aldı. Bu bağlamda bu yıl için büyüme tahmini yüzde 1.9'dan yüzde 1.7'ye, 2018 için ise yüzde 1.7'den yüzde 1.6'ya düşürüldü. Politika toplantısının ardından açıklamalarda bulunan BoE Başkanı Mark Carney, Londra'da gerçekleştirdiği konuşmasında sterlindeki zayıflamanın reel gelirleri düşürdüğünü belirtirken, halihazırda devam eden Brexit sürecinin ekonomik yansımalarının İngiltere’yi olumsuz yönde etkileyebileceğine vurgu yaparak konuya ilişkin tedirginliğini de dile getirmiş oldu.
Bu hafta ise bazı Fed üyelerinin açıklamaları takibimizde olacak. Üyelerin temmuz ayında olumlu gelen rapor ve önümüz dönemlere ait yansımaları hakkında belirtebilecekleri mesajlar yakından takip edileceği gibi eylül ayında gerçekleşecek Fed toplantısına dair verilecek mesajlar ise volatiliteyi artırabilir. Euro Bölgesi’ne baktığımızda odak şimdiden ağustos ayı sonlarına doğru gerçekleşmesi beklenen Jackson Hole toplantısına çevrilmiş durumda. Odağın şimdiden çevrilmesinin sebebi ise ECB Başkanı Draghi’nin bu toplantıya doğrudan katılacağını belirtmiş olması. Draghi Jackson Hole’de düzenlenecek para politikasına birçok merkez bankasından katılımlar sağlanıyor ve burada kritik para politika kararlarının alınıyor olması toplantının önemini daha da artıyor. Draghi bu toplantıya 3 yıl önce katılım sağlamıştı. Hatırlanacağı üzere bu toplantıda parasal genişlemenin başlangıcının yapılacağı sinyalini vermişti. Yine ECB politikasına dair gelebilecek revizelere yönelik bırakabileceği olası mesajları piyasaların ilgisini çekebilir.
EURUSD
Doların genel olarak küresel anlamdaki güç kaybı pariteyi diri tutmaya devam ediyor. Her ne kadar geçtiğimiz haftanın son işlem gününde bu görünüm kısmen bozulmuş olsa da dolardaki toparlanmanın kalıcı olup olmayacağı konusu kur üzerinde belirleyici olacaktır. Cuma günü ABD’den gelen istihdam raporu gündemdeydi. Verinin 183 bin olan beklentiyi aşarak 209 olarak açıklandığını görmüştük. Diğer yandan ortalama saatlik kazançlar ve işsizlik oranında karşımıza çıkan olumlu tablo dolar bölgesinin pozitif etkilemişti. Dolar endeksine (DXY) baktığımızda geçtiğimiz haftaki toparlanmanın devam etmesi durumunda 95.00 direncini takip etmeye devam edeceğiz. Bu bölgenin aşılması kurda aşağı yönlü baskıyı kalıcı kılabilir. Euro Bölgesi’nde ise odak şimdiden Ağustos sonunda gerçekleşmesi beklenen Jackson Hole toplantısına çevrilmiş durumda. 3 yıl üzerine ilk defa katılım sağlayacağını belirten ECB Başkanı Mario Draghi’nin bu toplantıda vereceği mesajlar kuşkusuz yakından takip edilecektir. Teknik olarak, 1.1800 bölgesinin üzerinde tutunulması halinde 1.1860-1.1880 dirençleri gündeme gelebilir. Bu seviyelerin üzerinde ise 1.1900 ana direnci takip edilebilir. Geri çekilmelerde ise 1.1760-1.1730-1.1700 destekleri oldukça kritik olabilir.
USDTRY
Kurdaki fiyatlama sıkışması devam ediyor. Deyin yerindeyse 3.53-3.51 arasında mekik dokuyan paritede doların halihazırda küresel anlamda güç kaybediyor olmasının fiyatlamaları pek de yansımadığını görüyoruz. Nitekim ABD’de devam eden Trump sorunu, üzerine ek olarak ise ABD-Rusya gerilimini tam anlamıyla çözüme kavuşmamış olması doların olumsuz performansını bir süre daha devam ettirebilir. Dolar endeksi geçtiğimiz hafta tarım dışı istihdam verisinden bulmuş olduğu destekle 93.00 bölgesinin üzerinde kalıcı bir izlenim oluşturmuştu. Hareketliliğin yeni haftada da devam etmesi halinde 93.50-94.00 aralığı gündeme gelebilir. Bu hafta veri akışı bakımından geçtiğimiz iki haftaya nazaran daha sakin geçecektir. Fed üyelerinin açıklamaları piyasalarda belirleyici rol üstlenebilir. En son gelen olum istihdam raporu ve eylül ayında gerçekleşecek Fed toplantısına dair yapılabilecek vurgular volatiliteyi artırabilir. Teknik kısımda, kurda 3.54 direnç seviyesinin aşılması alıcılı seyre ivme katabilir. 3.54-3.55 aralığı bu bağlamda gündeme gelebilir. Geri çekilmelerde taban olarak 3.51 hattını takip etmeye devam edebileceğimiz gibi fiyatlamaların buranın altına sarkması 3.50-3.49 aralığına giden yolun önünü açabilir.
GBPUSD
Paritenin geçtiğimiz hafta güçlü olan görünümünü koruyamadığını görmüştük. Özellikle Cuma günü gelen istihdam verisi doları toparlanma eğilimine iterken diğer yandan İngiltere’de takip ettiğimiz faiz kararı ve ardından Carney’nin açıklamaları kurdaki geri çekilmenin önünün açtığını söyleyebiliriz. İngiltere’de faizlerde beklenildiği gibi herhangi bir değişikliğe gidilmedi. BoE Başkanı Carney’nin ifadelerinden hareketle ise halihazırda devam eden Brexit sürecinin ekonomik yansımalarının İngiltere’yi olumsuz yönde etkileyebileceğini belirterek konuya ilişkin tedirginliğini dile getirmiş oldu. Bu haftaki veri akışına baktığımızda, Fed üyelerinin açıklamaları ve ABD’den gelecek olan enflasyon raporu gündemimizde olacağı gibi İngiltere’de ise imalat verisi takip edilecektir. Teknik olarak, tekrardan toparlanma gelebilmesi için 1.3100 bölgesinin üzerine çıkılması gerekiyor. Fiyatlamaların bu seviyenin üzerine taşınması 1.3130-1.3180 aralığını gündeme getirebilir. Ana direnç olarak ise 1.3200 bölgesini takip etmeye devam edeceğiz. Geri çekilmelerde 1.3030-1.3000-1.2980 destekleri gündeme gelebilir.
BRENT PETROL
OPEC ve OPEC dışı ülkelerin uyduğu arz kısıntısı anlaşmasının ardından izleme komitesinin açıklamaları piyasalar açısından pozitif beklentileri oluşturmaya devam etti. İzleme komitesinin arz kesintisi uygulamasının uzatılmasına dair yaptığı önerinin ardından sert yükselişine başlangıç yapan fiyatlamada teknik açıdan da kırılmalar yaşandı. ABD cephesinden açıklanan ham petrol stoklarında beklentilerden az olsa da azalış ivmesinin korunmasının yanı sıra Baker Hughes sondaj kuyu sayısında da azalma görüldü. Piyasalar şimdilik arz fazlası endişelerini bir kenara bırakmışa benziyor. Piyasaların bu hafta odaklanacağı etkinlik ise bazı üreticilerin bir araya geleceği Abu Dhabi’deki toplantı olacak. Toplantıda herhangi resmi bir karar alınma ihtimali mevcut değil. Genel itibariyle arz kesintisine uyumun tartışabileceği bir buluşma olarak görülen bu toplantıdan çıkacak söylemler piyasa beklentilerini şekillendirebilir. Teknik açıdan ise düşüş kanalını kıran hareketlilikte yükseliş isteği korunuyor. 51 doların üzerinde pozitif havanın korunabileceği petrol fiyatlamasında 53 dolar önemli bir direnç. Burası da geçilirse hareketlilik bu kez 54.50’yi test etmek isteyebilir. Eğer fiyatlama yeniden düşüş kanalının içerisine girecek olursa 50.50 – 50.00 ve 49.50 seviyeleri takibimize girecek.
ALTIN
Geçtiğimiz hafta değerli metalin güç kaybetmeye devam ettiğini görmüştük. Nitekim Cuma günü takip ettiğimiz tarım dışı istihdam verisi 1270 bölgesini geçmekte bir hayli zorlanan ons altınının aşağı yönlü hareketini destekler nitelikteydi. Diğer yandan ABD 10 yıllık tahvil faizlerinin performansı da yakından takip edilmeye devam ediyor. Yeniden toparlanma arayışında olan 10 yıllık tahvil faizi getirileri 2.30 direncine doğru ilerlerken, bu seviyenin aşılması yukarı eğilimi güçlendirebileceği gibi ons altındaki satış baskısını ise daha kuvvetli hale getirebilir. ETF’lere baktığımızda ise alım yönlü pozisyonlardan kaçışım arttığını gözlemliyor. Gold Shares’ten elde ettiğimiz verilerden hareketle temmuz ayında ton bazlı alımlarda kaydedilen azalma, geçtiğimiz hafta da devam etmişti. Veri akışı bakımından bu hafta FOMC üyelerinin açıklamaları yakından takip edileceği gibi ABD’den gelecek olan enflasyon raporu piyasalarda hareketlilik oluşturabilir. Teknik kısımda, aşağı yönlü hareketliliğin devam etmesi halinde 1250 desteği ilk engel olarak karşımıza çıkarken, hareketin ivme kazanması fiyatlamaları 1240 desteğine kadar sürükleyebilir. Olası toparlanmalarda ise, 1265-1270 dirençleri oldukça kritik olacaktır.