Küresel Risklerin Yanında Türkiye Enflasyon Rakamları da Önem Arz Ediyor!
IşıkFX Haftalık Forex Bülteni 04.02.2019
Üç kritik gelişmenin yaşandığı bir haftayı geride bıraktık. Öncelikli olarak haftanın 2. gününde İngiltere Parlamentosu’nda önemli bir oylama gerçekleştirildi. Brexit’in geleceğine yönelik yapılan oturumda yaklaşık olarak 7 önerge sunuldu. Bu önergelerden 5’i parlamento üyeleri tarafından reddedilirken özellikle Ana Muhalefet Lideri Jeremy Corbyn’in, teklifinin reddedilmesi dikkat çekti. Corbyn, AB ile anlaşmasız bir Brexit’i saf dışı bırakıp gümrük birliğinde kalarak ayrılma veya 2. Bir Brexit referandum yapılması gerektiğine yönelik teklif sunmuştu. Muhafazakâr Parti Milletvekili Dame Caroline Spelman ve İşçi Partisi Milletvekili Jack Dromey’in, 50. Madde’nin uzatılmasına yönelik teklifi ise kabul edildi. Bu teklif ise, Theresa May’in, AB ile bir anlaşmaya varmadan 29 Mart’ta ayrılmaması gerektiğini belirtiyor. Diğer kabul edilen teklif ise Muhafazakâr Partili Sir Graham Brady tarafından sunulurken İrlanda sınırı konusunda farklı düzenlemelere gidilip tekrardan müzakere edilmesi gerektiğine yönelikti. Bu sonuçlarla birlikte; İngiltere Parlamentosu’nun, anlaşmasız bir Brexit yerine yeni bir Brexit anlaşması istediği aşikâr. Ancak Avrupa Birliği bu konuya sıcak bakmıyor. Bu hafta içerisinde AB ile İngiltere arasında yapılacak temaslar dikkatle takip edilecek. Haftanın bir diğer önemli gelişmesinde ise FED/FOMC kararları gündemde bomba etkisi yarattı. FED beklenildiği gibi faizlerde herhangi bir değişiklik yapmadı ancak kademeli faiz artırım ifadesini karar metninden çıkardı ve bu konuda sabırlı olacağına ilişkin mesajlar verdi. Ayrıca bilanço azaltımı programı konusunda değişiklik yapılabileceğine yönelik verilen mesajlar da piyasa tarafında güvercin olarak algılandı. Kararlar sonrası basının karşısına geçen FED Başkanı Powell ise sabırlı davranacaklarına ilişkin açıklamalarda bulundu. Gerek FED kararları gerekse Powell’ın açıklamalarındaki güvercin ton başta TL olmak üzere gelişmekte olan para birimlerinde ve borsalara talep getirdi. Haftanın en önemli üçüncü gelişmesinde ise ABD ile Çin’in ticaret müzakereleri takip edilirken genel olarak görüşmelerin ılımlı geçmesi de küresel olarak risk iştahını artırıp TL’yi destekledi. Yurtiçi tarafta ayrıca TCMB’nin bu seneki 1.Enflasyon Raporu takip edildi. Başkan Çetinkaya’nın yapmış olduğu sunumda: Sıkı para politikası duruşunun devam edeceği belirtilirken, 2019 ve 2020 enflasyon projeksiyonlarının yurt içi ve yurt dışı gelişmeler kapsamında aşağı yönlü revize edilmesi dikkat çekti. Öte taraftan 2018 hedeflerinin tutturulamaması nedeniyle Merkez Bankası Kanunu’nun 42.maddesi uyarınca TCMB’nin hükumete yazdığı mektupta ise: TL’deki değer kayıpları ve buna bağlı fiyatlama davranışlarında gözlenen bozulmanın enflasyon üzerinde temel belirleyici olduğu belirtilirken, önümüzdeki dönemde de fiyat istikrarı temel amacı doğrultusunda eldeki bütün araçların kullanılmaya devam edileceğinin altı çizildi. Bu hafta ise yine ticaret savaşları ve Brexit konuları ile FED/FOMC kararlarının yansımaları takibimizde olacak. Ekonomik takvimde ise yine ülkelerden önemli veriler takip edilecekken özellikle yurtiçinden gelecek enflasyon rakamları kritik olacaktır. Yurtiçinde ayrıca Suriye eksenli jeopolitik ve siyasi riskler de takibimizde olacak.
EURUSD
Brexit B Planı’na dair yapılan oylamada Başbakan Theresa May’in AB ile herhangi bir anlaşmaya varmadan 29 Mart’ta AB’den ayrılmamasını içeren teklif ve “backstop” (İrlanda sınırı) yerine alternatif düzenlemelerle AB ile müzakere yapılmasını talep eden öneri kabul edilirken tablo gösterdi ki; Birleşik Krallık Parlamentosu “Brexit”e karşı değil, ancak AB ile anlaşma yaparak güzel bir ayrılık yapmak istiyor. Ancak karar sonrası AB’nin tarafı yeni bir anlaşma yapılmayacağını duyurması belirsizlikleri artırmış gibi. İlerleyen dönemde atılacak adımlar son derece kritik olacak. ABD’de ise FED/FOMC kararlarında faiz değişikliği yapılmazken, metinde kademeli faiz artışı ibaresinin silinmesi, ekonomik büyüme için yapılan değerlendirmenin “güçlü”den “sağlam”a indirilmesi, gelecekteki faiz artırımları konusunda sabırlı olunacağının belirtilmesi ve bilanço daraltmanın hızının ekonomik ve finansal gelişmeler ışığında yeniden ayarlanabileceği vurgusu Dolar’a değer kaybettirdi. Öte yandan Federal Hükümeti, Başkan Donald Trump ve Kongre’nin bütçede “geçici” olarak anlaşması sonucunda hafta başından itibaren işbaşı yaptı. Hükümetin kapalılık süresi boyunca ABD ekonomisine zararı 6 Milyar Dolar’ı bulurken geçici hükümetin anlaşma olmaması haline 15 Şubat’a kadar açık kalacağı açıklandı. Venezuela meselesi ise yankı bulmaya devam ediyor. Son olarak ABD Ulusal Güvenlik Danışmanı John Bolton, ABD diplomatlarına ve lider olarak tanıdıkları Guaido’ya yönelik yapılacak saldırıya ciddi karşılık vereceklerini belirtti. ABD-Çin arasındaki ticaret görüşmelerinin ikinci ayağı ise son derece pozitif mesajlarla son buldu. Bu hafta haber akışının daha etkin olduğu bir haftaya girdiğimizi söyleyebiliriz. Bu yönüyle Brexit, ABD-Çin ilişkileri, Venezuela meselesi ve FED kararlarına ilişkin açıklamalar takip edilebilir.
Teknik seviyeler;
Dirençler: 1.1465-1.1510-1.1570-1.1630-1.1685
Destekler: 1.1425-1.1360-1.1300-1.1265-1.1215
USDTRY
Geçtiğimiz hafta yurt içi tarafta; Suriye eksenindeki jeopolitik risklere dair gelişmeler yine hafta boyunca takip edilirken, risklerin stabil olması negatif fiyatlamaları sınırladı. 2019 yılının ilk enflasyon raporu merakla beklenirken, açıklanacak rapor öncesi uluslararası yatırım kuruluşlarından Nomura’dan yapılan spekülatif açıklamalar ile 5,36 seviyesinin üzerine çıkılsa da; raporun açıklanması ile birlikte yeniden TL lehine işlemler ağırlık kazandı. Açıklanan projeksiyonlar sonucunda 2019 sonu TÜFE tahmini; yüzde 15.2’den yüzde 14.6’ya çekilirken, 2020 sonu TÜFE tahmini de; yüzde 9.3’den yüzde 8.2’ye düşürüldü. Hükumetin YEP hedeflerine göre; 2019 yılı için 130 baz puan, 2020 yılı için de 160 baz puanlık iyimserlik olduğu görülen öngörülerin yanı sıra en kısa sürede tek haneli enflasyon hedefine ulaşmayı sağlayacak sıkı duruşun devam ettirileceğinin vurgulanması da fiyatlamalar üzerinde etkiliydi. Yurt dışı tarafta ise; ABD ve Çin heyetleri arasında yeniden başlayan yüz yüze ticaret müzakerelerinin yanı sıra, Brexit’e dair gelişmeler de takip edildi. Çok büyük bir risk artışının olmadığı bu konuların yanı sıra Çarşamba günü akşam saatlerinde açıklanan FED/FOMC kararları ve FED Başkanı Powell’ın konuşmasında verilen “güvercin” mesajlarla da artan küresel risk iştahı global çapta ABD Doları’a değer kaybettirdi. Bu hafta yurt içi tarafta senenin ilk enflasyon rakamlarını takip edeceğiz. Başlı başına önemli olduğu gibi TCMB kararlarına etkisi açısından da takip edeceğimiz veriler oynaklığa neden olabilir. ABD tarafında PMI datalarının açıklanacağı haftada haber akışı olarak ise yine, yurt içi tarafta; jeopolitik riskler, yurt dışı tarafta; Brexit, Venezuela ve Ticaret Müzakereleri konuları izlenecek.
Teknik seviyeler;
Dirençler: 5.2290-5.2350-5.2560-5.2750-5.2960
Destekler: 5.2030-5.1815-5.1660-5.1500-5.1350
GBPUSD
Parite açısından önemli gelişmelerin yaşandığı bir hafta geçirdik. İlk olarak Birleşik Krallık Parlamentosu’nda Brexit’in geleceğine yönelik yapılan oylamalarda parlamenterler, anlaşmasız bir Brexit’i devre dışı bırakarak AB ile tekrardan müzakerelere gidilmesi gerektiğine yönelik karar verdi. Alınan bu karar ilk etapta Sterlin için olumlu gibi gözükse de AB tarafının müzakerelere yanaşmaması anlaşmasız Brexit senaryolarını tekrardan gündeme getirdi ve Sterlin’i baskıladı. Haftanın diğer önemli gelişmesinde ise ABD’den FED/FOMC kararları takip edildi. Kararlarda; ‘’ daha fazla kademeli faiz artırımı’’ ifadesinin metinden çıkarılması ve faiz artırımları konusunda sabırlı olunacağına ilişkin yer alan ifadeler bu sefer de Dolar varlıklarını baskı altında bıraktı. Bilanço azaltımı programı konusuna da değinilirken gerektiğinde bitirebileceğine yönelik verilen sinyaller dikkat çekiciydi. Ancak Brexit konusundaki yaşanan belirsizlikler paritedeki kararlar ile alış yönlü işlemler gerçekleştiren paritenin ataklarını sınırladı. Bu haftada yine en önemli gündem maddemiz Brexit ve ticaret savaşları gibi küresel konular olacaktır. Özellikle İngiltere ile AB arasında yapılacak müzakereler kritik. Veri akışında ise iki ülkeden gelecek PMI rakamları gibi önemli veri akışlarını izleyeceğiz.
Teknik seviyeler;
Destekler: 1.3050-1.2990-1.2920-1.2820-1.2780
Dirençler: 1.3100-1.3165-1.3210-1.3300-1.3365
BRENT PETROL
ABD ile Venezuela arasındaki siyasi kriz henüz petrol fiyatlarında kendini göstermese de tedirginlik yaratmış durumda. ABD’nin, Venezuela'nın petrol gelirlerini kendini ülkenin geçici devlet başkanı ilan eden Ulusal Meclis Başkanı Juan Guaido’ya aktarma kararı alması Venezuela tarafından karşılık buldu ve ABD’nin petrol yaptırımına karşılık Venezuela petrol Şirketi PDVSA’nın ABD’ye gidecek tankerlere peşin ödeme yapmadan petrol yüklemediği belirtildi. Bunun dışında ABD ile Çin arasındaki ticaret görüşmelerinin iyi gitmesi ve olumlu açıklamaların yapılması küresel büyüme endişelerini bir nebze olsun dindirdiği gibi bu durum küresel petrol talebinde de pozitif seyir oluşmasına ortam hazırlayabilir. Hatırlanacağı gibi ABD-Çin ticaret savaşı esnasında 87 Dolar’a kadar çıkan petrol varili, talep kaynaklı sıkıntılarla 50 Dolar’a kadar geri çekilmişti. Bu yönüyle iki ülke arasındaki diyalog ve atılacak adımlar emtia için de son derece önemli olacaktır. Ayrıca dünyanın en büyük petrol rezervine sahip ülkesi olan Venezuela meselesi de takip edilecek. Diğer haber akışlarında Suudi Arabistan Enerji Bakanı Al Falih’in: ülkesinin petrol üretiminin Şubat ayında günlük 10 Milyon 100 Bin varil olacağını ve toplam stokları 5 yıllık ortalamanın altına indirmeye çalıştıklarını belirtmesi yukarı atakları tetiklerken Rusya tarafının OPEC+’daki taahhütleri kapsamında 50 Bin varil/gün daha kesintiye gittiğini açıklaması da bu harekete destek oldu diyebiliriz. Veri akışında ise haftalık ham petrol stoklarının sınırlı yükselişi gözlemlenirken ABD ham petrol üretiminin ise sabit kaldığı gözlemlendi. Bu hafta haber akışı dışında bu veriler de izlenmeye devam edilecek.
Teknik seviyeler;
Dirençler: 62.80-63.25-63.75-64.40-65.00
Destekler:62.20- 61.60-60.60-60.00-59.40
ONS ALTIN
Önceki hafta FED’in bilanço küçültme operasyonlarının erken bitirilebileceği senaryosu ile 1300 seviyesinin üzerine çıkan emtiada, haftanın ortasında açıklanan FOMC kararları ve FED Başkanı Powell’ın söylemlerinin de “güvercin” tonda olması ile ralliler devam etti. Beklenildiği gibi faizlerin sabit bırakıldığı karar metninde faiz artırımları konusunda “sabırlı olma” vurgusunun ön plana çıkması ve bilanço küçültme operasyonlarının yeniden ayarlanabileceğine yönelik güvercin söylemler ABD tahvil faizleri ve küresel çapta ABD Dolarına değer kaybettirirken; alternatif para birimleri ve emtiaları da haliyle pozitif etkiledi. Değerli Metal açısından ayrıca, Brexit konusunda Birleşik Krallık Parlamentosu’nda yapılan; Brexit B Planı tartışmalarından riskleri artıracak bir sonuç çıkmaması ve Wahington’da başlayan ABD-Çin ticaret müzakerelerinin de iyimser geçmesi fiyatlamalar üzerinde etkiliydi. Küresel risklerin azalması ile risk iştahında görülen artış Dolar varlıklarına değer kaybettirken, Ons Altın gibi emtialarda pozitif fiyatlamaların önünü açtı. Yeni haftada da; Brexit, Ticaret Savaşları ve Venezuela gibi küresel risklerin durumunu takipte olacağız. Çin tarafının yeni yıl kutlamaları nedeniyle tatil olacağı haftada, gözler daha çok; Euro Bölgesi ve ABD’de olacak. Bu bağlamda, bu bölgelerden açıklanacak olan; küresel ekonomik görünüme etki edebilecek öneme sahip ekonomik veriler fiyatlamalara etki edebilir. Son 8 ayın en yüksek seviyelerinin test edildiği emtia için teknik anlamda ise 1323 seviyesi kritik olup, buranın aşılması halinde yeni hedefler ortaya çıkabilir.
Teknik seviyeler;
Dirençler: 1316-1323-1329-1333-1337
Destekler: 1309-1305-1297-1292-1288